İnternet haberi denince aklımıza gelen ilk şey olayın fotoğrafı ve kısa bir metin. Sosyal medya yoluyla da bir çok insana kısa zamanda ulaşan ve hızla yayılan haber. Gelişen teknoloji ile birlikte habere eklenen bir video olsada, internet haberciliğinin sıkıcı ve durağan formatını değiştiremedi. İşte Snow Fall'da tam da bu noktada bizi internet haberciliğinden alıp, haberin içine, haberi yaşamaya dahil etti bizi.
Siteye girdiğinizde karşınıza ilk çıkan gif sanki haber sitesi değilde, sanki kış tatili için otel bakacağınız bir turizm sitesi hissi uyandırıyor üzerinizde. İncelemeye devam ettiğinizde 6 bölümden oluşan partlarla karşılaşıyorsunuz. Sayfaları şöyle hızlı hızlı geçtiğiniz de her partın ayrı bir hikayeden oluştuğunu ve resim, video, grafik gibi dinamiklerin yazıdan daha fazla yer aldığını görüyorsunuz.
İlk sayfadan okumaya başladığınızda aşağılara doğru uzun ince yazılar görüyorsunuz, fakat yazılar akıllıca tün sayfaya baştan sona yerleştirilmediği için daha hoş gözüküyor. Okumaya başladığınızdan yaklaşık 1-2 dakika sonra bir video giriyor yazı ile aranıza sıkılmanıza fırsat vermeden. Videonun ardından okumaya devam ettiğinizde, bu sefer ufak fotoğraflarla karşılaşıyorsunuz ve kimin başına ne gelmiş yada ne işle uğraşıyor kimi ufak bir slayt izliyorsunuz.
ilk sayfayı heyecanla bitirdikten sonra sayfayı kapatıp çıkamıyorsunuz. Sayfanın altındaki uydu görüntüleri daha büyük bir merak uyandırıyor ve heyecanla ikinci sayfaya geçiyorsunuz. (Normal bir haber olsa eminim hepiniz çoktan sayfayı kapatıp, dün akşam ki Galatasaray-Lazio maç haberlerini okumaya başlamıştınız.)
ikinci sayfa yine muhteşem bir fotoğrafla karşılıyor bizi. Konsept olarak birinci sayfanın aynısı ama içinizdeki merak duygusu yine bu sayfadan çıkmayı da engelliyor ve heyecanla okumaya devam ediyorsunuz.
![]() | |
To The Peak |
Üçüncü sayfada 16 kişi fotoğrafı karşılıyor bizi. Kime ne
oldu, kim ne yaptı bütün bu olayların sonucu ne? soruları daha fazla
merak uyandırıyor. Diğer sayflardan daha kısa yazılar, yine bir video ve
sağ tarafta haritaya benzer bir slayt. Yazıyı okumanız boyunca size
eşlik ediyor.
Dördüncü sayfada ilk defa ses kayıtları dikkatimi çekiyor. Dağcıların tehlike anında konuşmaları, yardım çağırmaları, yine heyecanlı ve dop dolu bir sayfa.
Ve son sayfa....
Geride kalanlar, gidenlerin ardındaki konuşmalar ve kendi hayatlarına dönüş.
Oldukça heyecanlı bir işin ardından, yapılan muhteşem bir haber, yitip gidenler ve arkada kalan anılar.
Yazının bitimiyle beraber sanki bir hikaye anlatıyormuş hissinden çıktım ve bunun bir internet haberi olduğunu hatırladım. İşte böyle bir çırpıda okunuyor "Snow Fall"
Okumak isteyenler için linki demeyeceğim ilgisini çekmeyenler zaten bu yazıyı sonuna kadar bile okumamıştır diye düşünüyorum. Diğerleri için ise devamı http://www.nytimes.com/projects/2012/snow-fall/#/?part=tunnel-creek